Antibiyotik, bir mikroorganizma tarafından, başka bir mikroorganizmayı öldürmek veya çoğalmasını durdurmak amacıyla kullanılmaktadır. Antibiyotikler etkili oldukları mikropların yapısal veya metabolik fonksiyonlarını bozarak etkilerini gösterirler.
Yükleniyor
Antibiyotik, bir mikroorganizma tarafından, başka bir mikroorganizmayı öldürmek veya çoğalmasını durdurmak amacıyla kullanılmaktadır. Antibiyotikler etkili oldukları mikropların yapısal veya metabolik fonksiyonlarını bozarak etkilerini gösterirler.
Ancak antibiyotikleri her hasta olan kullanabilir diye bir kural bulunmamakla birlikte bu ilaçların mutlaka doktor kontrolünde kullanılması önerilir. Aksi takdirde vücudun birçok organının fonksiyonlarını bozabilir.
Aslında hayat kurtaran bir mucize olarak tıpta kullanılan antibiyotikler kontrolsüz kullanıldığında hayatı tehdit edebilecek durumlara kadar götürebilir.
Memorial Diyarbakır Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü Uzmanları, antibiyotiklerin doğru kullanımı hakkında bilgi verdi.
Antibiyotiklerin mikroplar üzerinde öldürücü etkisi varken, mikropta meydana gelen değişimler sonucu artık ilacın etki etmemesi hayatı tehdit eden önemli bir neden olarak gösterilebilir. Bu nedenle eğer enfeksiyon etkeni antibiyotiğe duyarlı ise veya duyarlı olacağı öngörülüyorsa tercih edilmelidir. İlaç yeterli dozda ve mümkün olduğu kadar kısa bir süre uygulanmalıdır. Etkisiz dozda veya gerektiğinden daha uzun bir süre ilaç verilmesi, bakterinin direnç kazanmasını kolaylaştırabilir. İlaç uygulamadan önce hastalardan izole edilen bakteri ile duyarlık testleri yapılarak bu testlerin sonucuna göre, kullanılacak ilaç düzenlenmelidir.
Antibiyotiklerin kullanımındaki en büyük hatalardan biri grip ve soğuk algınlığında da kullanılmasıdır. Grip ve soğuk algınlığı tablolarında antibiyotiklerin yeri olmayıp bu hastalıkların tedavisine de herhangi bir katkı sağlamamaktadır. Hatta yan etkileri açısından hastaya zararı bile vardır. Soğuk algınlığı ve grip tabloları yoğun ve etken virüslerdir ve antibiyotikler bu virüslere cevap vermez. Antibiyotikler ise bakterilere karşı etkili olan ilaçlardır ve soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklara kullanıldığında bu sadece hastaya yan etki yaratmaktadır. Bu durumda hastaların doktor kontrolünde soğuk algınlığına direk etki eden ilaçlar kullanmaları önerilmektedir.
Antibiyotiklerin etkili kullanılmasındaki önemli noktalardan biri de reçeteye yazılmalarıdır. Elektronik reçete verileri üzerinden yapılan çalışmalarda, il, ilçe ve hekimler bazında Türkiye’nin akılcı ilaç kullanımı ve antibiyotik kullanımı tablosu incelendiğinde 2013 yılında her yazılan 100 reçetenin 35’inde antibiyotik reçete edildiği ifade edilmektedir. Yani yaklaşık olarak her 3 reçetenin birinde antibiyotik bulunmaktadır. Türkiye’de bir yılda 160 milyon kutu antibiyotik tüketiliyor olduğu gerçeği toplum için çalan tehlike çanıdır. Türkiye’de toplam ilaçlar içerisinde antibiyotik kullanımı %20’lerdeyken bu dünyada %10’lardadır.
Son on yıllık zaman periyodunda pazarlanan yeni antibiyotiklerin çeşitliliği de önemli bir konudur. Yeni antibiyotiklerin üretilme ve piyasaya girme hızı oldukça düşüktür. İlaç endüstrisi antibiyotik geliştirme alanlarından çekilmektedir. Çünkü bir antibiyotiğin geliştirilmesinin maliyeti yaklaşık yüksek, süresi uzun olması karlılık hedefi örtüşmemektedir. Dolaysıyla direnç hızla artarken yeni silahlar çok azdır ve bu durum toplumun geleceğine dair ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Direnç sorunu böyle devam ederse çok basit hastalıklar yaşamı tehdit edebilir ve tıp çaresiz kalabilir. Bu nedenle doğru ve bilinçli ilaç kullanımı için hem sağlık mensupları eğitilmeli hem de halk bilinçlendirilmelidir.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 10 Mart 2021
Yayınlanma Tarihi: 24 Mart 2014
Detaylı bilgi için iletişime geçin.