Yükleniyor

Geç Kalmadan Düzenli Smear Tarama Testinizi Yaptırın

Geç Kalmadan Düzenli Smear Tarama Testinizi Yaptırın

Serviks (rahim ağzı), rahim ile vajinayı birbirine bağlayan, rahmin alt kısmına verilen isimdir. Serviksin iç (endoserviks) ve dış (ektoserviks) olmak üzere iki kısmı bulunur ve serviks kanseri en çok bu iki kısmın birleştiği alanda başlar. Memorial Patoloji hekimlerinden Prof. Dr. İlknur Türkmen ve Uzm. Dr. Fadime Gül Salman, rahim ağzı kanseri taraması için yapılan smear testi ve raporları hakkında bilgi verdi.

İçindekiler

Serviks kanserlerinin neredeyse tamamı Human Papilloma Virüs (HPV) isimli,  cinsel yolla bulaşan bir virüs nedeniyle gelişir. Serviks kanseri birdenbire değil, kanser öncüsü (prekanseröz) lezyonları takiben ve uzun yıllar içerisinde meydana gelir. Serviks kanseri uzun süre belirti vermez ve maalesef belirti verdiği noktada genelde, ileri evrededir. Bu nedenle erken evrede ve belirti vermeden, tarama testleri ile saptanması önemlidir Tarama programları öncesinde, ülkemizde ve dünyada hastaların çoğu cerrahi tedavi şansını kaybettiklerinde doktora başvurmak durumundaydı. Günümüzde başarılı tarama testleri ile artık serviks kanseri sıklığı her geçen yıl düşmektedir.

HPV’nin serviks kanserine yol açtığının keşfi ile Dr. Harald Zur Hausen 2008 yılında Nobel Tıp ve Fizyoloji ödülünü kazanmıştır.​

HPV enfeksiyonu ve servikste neden olduğu hücre değişiklikleri nelerdir? HPV pozitifliği kanser mi demek?

HPV’nin 100’den fazla tipi vardır. Düşük riskli (en sık HPV6, HPV 11) ve yüksek riskli (en sık HPV16, HPV18, HPV33, HPV45) olmak üzere 2 gruba ayrılır. HPV kansere yol açmakla birlikte, HPV pozitifliği kanser değil, öncelikle bir enfeksiyondur. Cinsel olarak aktif çoğu insan bir noktada HPV enfeksiyonu geçirecek ve bunu çoğunlukla bilemeyecektir. Çünkü HPV enfeksiyonlarının çoğu, -yüksek riskli türlerde bile- sorun yaratmadan, belirti vermeden kendi kendine geçer. Bu nedenle HPV pozitifliğinizin olması kanser olduğunuz anlamına gelmez.

Ancak bazen yüksek riskli HPV türlerine bağlı enfeksiyonlar kaybolmaz ve uzun yıllar devam ederek hücrelerde anormalliklere yol açabilir. Bu değişiklikler zamanla kötüleşebilir ve serviks kanserine dönüşebilir. Günümüzde HPV enfeksiyonunu tedavi etmenin bir yolu olmamasına rağmen, anormal hücreler kanser olmadan önce tespit edilip sorunlu bölge çıkarılarak serviks kanseri önlenebilir. Bu da bize göstermektedir ki, serviks kanserini erken yakalamanın en iyi yolu düzenli bir şekilde pap smear testi ve HPV araştırması yaptırmaktır. Servikste HPV nedenli gelişebilecek lezyonlar, kanser olmadan tespit edilebilir ve hastanın hayat standartlarını etkilemeyecek tedavi yöntemleri ile iyi sonuçlar elde edilmektedir.

Smear testi nedir? Tarama testi nedir?

Smear testi, rahim ağzı kanseri için uygulanan bir tarama testidir. Tarama testi, sağlıklı bireyler dahil, tüm toplumda risk gruplarına uygulanan testlerdir. Tarama testleri arasında ilk ve etkili tarama testi servikovajinal smear testidir. Smear testi öncesinde serviks/rahim ağzı kanserleri dünyada kadın ölümlerinin en önemli nedenleri arasında yer almaktaydı. Smear testinin bulunması 1928 yılında bir patolog olan Georgios Papanikolaou’nun ilk defa kanser hücrelerinin vajinal smearlerde saptanabileceğini bildirmesine dayanmaktadır. 1940’larda tarama programlarının etkin kullanılmaya başlanması ile serviks kanserlerinden ölüm sayıları belirgin şekilde azalmıştır. Günümüzde ise serviks kanserleri tarama programlarının aktif yapılmadığı ülkelerde daha sık görülmektedir.

Bir tarama testinin başarılı olması için, tarama yapılan hastalığın belli bir yoğunlukta olması, gelişmesi için bir uzun bir zamana ihtiyaç olması (HPV enfeksiyonu sonrasında kanser gelişimi için ortalama 12 yıl gereklidir ve bu sürede yapılan tarama testleri ile kanser gelişmeden hastalar tedavi edilebilir) ve maliyetinin düşük olması gereklidir. Rahim ağzı taramasının tüm Dünya’da etkinliği bu şartları sağlıyor olması nedenlidir. Smear testi Dünya’daki ilk ve hala en etkin kanser tarama testidir.

Pap smear testi özel fırça/çubuklarla serviks (rahim ağzı) ve kanalından toplanan hücrelerin incelenmesi esasına dayanan sitolojik bir tarama testidir. Tarama testleri hiç bulgusu olmayan kişilerde kanser işaretlerini araştırmada kullanılması nedeniyle erken tanıda oldukça değerlidir.

Ülkemizde Dünya Sağlık Örgütünün önerisine uygun şekilde 3 kanser türünde (meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı/serviks) tarama yapılmaktadır. Serviks kanseri de bu tarama programı kapsamındaki kanser tiplerinden biridir.

Smear testi ne zaman alınmalıdır?

Test adet kanamasının yoğun olduğu günler yapılmamalıdır, en iyi zaman adetten 10-20 gün sonrasıdır.

Smear testi kimlere yapılır ve ne sıklıkla yapılmalıdır?

İlk Pap smear testi 21 yaşında yapılmaya başlanmalıdır ve 30 yaşına kadar 3 yılda bir tekrarlanmalıdır. 30-65 yaşta ise 3 yılda bir Pap smear veya 5 yılda bir HPV/Pap smear ko-test veya 5 yılda bir HPV testi önerilmektedir. Ancak HIV pozitif kişilerde, bağışıklık sistemi yetersiz olanlarda, anormal Pap smear test sonucuna sahip kişilerde tarama sıklığı artırılır.

Smear testinin kimlere yapılmasına gerek yoktur?

Kanser dışı bir nedenle serviksi de içerecek şekilde rahmi çıkarılan (total histerektomi) kişilerde ve 70 yaşından büyük olup son 10 yılda 3 ardışık smear testi negatif olan kişilerde smear testinin tekrarlanmasına gerek yoktur.

Serviks kanseri ya da kanser öncüsü lezyonlar nedeniyle serviksi çıkarılan kişilerin doktoru ile konuşup kişisel klinik öyküsüne göre tarama programını öğrenmesi önerilmektedir.

Smear testi ağrılı mıdır? Nasıl yapılır?

Smear testi basit ve genellikle ağrısızdır. Jinekoloji uzmanı, spekulum kullanarak vajinayı genişletir, vajinanın üst kısmı ve serviksi inceler. Özel bir fırça ya da çubuk yardımıyla vajina ve serviksten hücre toplanır. Alınan bu hücre örneği mikroskop altında incelenmek üzere patoloji laboratuvarına gönderilir. Bu materyallerin laboratuvarda işlenebilmesi için 2 seçenek vardır. Bunlardan en eskisi ve nispeten ucuz olanı, örneğin doğrudan lama yayılarak patoloji laboratuvarına gönderildiği geleneksel (konvansiyonel) yöntemdir. Diğer yöntem ise daha yeni ve ek incelemelere de olanak sağlayan bir yöntem olan sıvı bazlı smeardir. Sıvı bazlı smear eski yöntemin dezavantajlarını ortadan kaldırması nedeniyle HPV’ye bağlı değişikliklerin saptanmasında daha yüksek doğruluk oranına sahiptir.

Smear testi kim tarafından değerlendirilir?

Smear testinde serviksten alınan hücreler, şüpheli olup olmadıkları yönünden bir patoloji uzmanı doktor (patolog) tarafından mikroskop altında değerlendirilir. Ayrıca yaklaşık 25 yıldır anormal hücrelerin tespitinde yapay zeka algoritmaları ile otomatik smear tarama sistemleri de uygulanabilmektedir.

Smear test sonucu nasıl değerlendirilir? Anormal sonuç ne demek, kanser mi oldum?

Smear testleri patolog tarafından öncelikle yeterlilik açısından değerlendirilir. Yeterli sayıda hücrenin olmadığı veya fazla kanama gibi nedenlerle hücre detaylarının seçilemediği durumlarda smear testi yetersiz kabul edilir. Bu durumda smear testinin tekrarlanması gerekir.

Yeterli smear test sonuçları negatif (normal) ve pozitif (anormal) olmak üzere ikiye ayrılır:

Normal smear test sonucu: Kanser ya da öncü lezyonları açısından smear testinin negatif olduğu anlamına gelir. Smear testlerinin büyük kısmı negatif sonuçlanmaktadır. Sonucunuz negatif de olsa, HPV taraması ve gerektiğinde smear taramasına devam etmelisiniz.

Anormal smear test sonucu: Anormal smear sonucunuzun olması kanser olduğunuz anlamına gelmez. Bu, serviks hücrelerinde değişikliklerin bulunduğu veya hücrelerin HPV ile enfekte olduğu anlamına gelir. HPV enfeksiyonlarının büyük çoğunluğu bağışıklık sistemi tarafından ortadan kaldırılır. Smear incelemesindeki sonuca bağlı olarak, takip ve/veya tedaviye ihtiyacınız olabilir. Smearde serviks kanseri tanısı çok nadirdir ve genellikle de düzenli smear taraması yaptırmayan kişilerde saptanır.

Anormal sonuç şu alt başlıklara ayrılır:

– ASC-US (önemi belirsiz atipik skuamöz hücreler): En sık görülen anormal sonuçtur. Bu tanının anlamı normalden farklı görünen ancak önemi net olarak belirlenemeyen hücrelerin olduğudur. Yani bu normal dışı hücreler serviks kanseri öncü hücrelerine tam olarak benzememekle birlikte kuşku uyandırmaktadır. Korkulacak bir sonuç değildir, kanser olduğunuz anlamına gelmez. Bununla birlikte HPV enfeksiyonu veya başka nedenlerle (mantar enfeksiyonu, iritasyon, hormon değişiklikleri vb.) ortaya çıkabilen bu değişikliğin doktorunuz tarafından ek tetkik veya takiplerle değerlendirilmesi gerekmektedir.

- LSIL (Düşük dereceli intraepitelyal lezyon): Bu tanıya sahipseniz smear testinizde HPV enfeksiyonuna bağlı hücresel değişiklikler izlenmiştir. HPV enfeksiyonu çoğunlukla kendi kendine gerilediği için bu lezyondan kanser gelişme olasılığı çok düşüktür. Bu nedenle endişelenmeye gerek yoktur. Ancak doktorunuza başvurmalı ve takipte kalmalısınız.

- HSIL (Yüksek dereceli intraepitelyal lezyon): Bu tanının anlamı LSIL’a göre daha ciddi değişikliklerin saptandığıdır. Kanser olduğunuz anlamına gelmez, ancak tedavi edilmediği takdirde yıllar içerisinde kanser gelişme riski daha yüksektir. Bu nedenle serviksin kolposkopi (rahim ağzının mikroskop ile muayenesi) ile incelenmesi ve lezyonlu bölgenin çıkarılması gerekmektedir. Tedavinizin ve takibinizin düzenlenmesi için doktorunuzla görüşmelisiniz.

- Daha nadir olarak: ASC-H (HSIL düşündüren atipik skuamöz hücreler), AGC (Atipik glandüler hücreler), adenokarsinoma in situ, serviks kanseri (skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom) tanıları da servikal smear raporlarında görülebilecek tanılardır.

Son olarak serviks kanseri, tarama testinin olması ve bugün için en yaygın HPV tiplerine karşı korunmayı sağlayan aşıların bulunması nedeniyle kanserin en önlenebilir türlerinden birisidir. Bu kanserden korunmak için risk faktörlerinden kaçınmayı bilmeli, düzenli pelvik muayene ve tarama amaçlı smear testi yaptırılmalıdır.

 

Güncelleme Tarihi : 14 Aralık 2022

Yayınlanma Tarihi: 30 Eylül 2022

Bu Konuda Uzman Doktorlar

İletişim Formu

Detaylı bilgi için iletişime geçin.

* Bu alan gereklidir.
Sosyal Medya Hesaplarımız
Canlı Destek Kolay Randevu Al