Memorial Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü uzmanları diz eklemleri ve kıkırdak sorunları ile tedavi yöntemleri ve hastalara öneriler hakkında bilgi verdi.
Diz, vücudun en büyük ve harekette hayati önemde bir eklemdir. Dizin sabitliğini yan bağlar ve çapraz bağlar sağlar. Çapraz bağlar, diz ekleminin içinden uyluk (femur) ve kaval(tibia) kemiğini bağlar. Bu bağlar kısa bir halat gibi bu iki kemiği sıkıca birbirine bağlar, diz bükülürken ve düzken gerekli olan sabitliği sağlarlar. Önde bulunana ön çapraz bağ (ACL), arkada olana arka çapraz bağ (PCL) denir.
Vücudun bütün yükünü taşıyan çok önemli bir organ olan dizdeki sorunlar, aşırı yük ile birlikte sporla da bazı problemlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Dize yük binmesi ile kıkırdak problemleri de oluşur. Kıkırdak, eklem uçlarında iki kemiğin birleştiği yerde kemik uçlarını kaplayan kaygan ve parlak yapıdır. Alttaki kemikten ve eklem sıvısından beslenir. Kıkırdak sorunlarının ortaya çıkması durumunda, hareket ve aktivasyonda problemler ortaya çıkar.
Eklem ağrılarından kurtulun
Aşırı hareket, çok az kilo ve ağırlığın bir tarafa yüklenmesi gibi nedenlerle ortaya çıkan eklem ağrıları yaşlılarda olduğu kadar gençlerde de görülüyor. Rahatsızlık başında fark edilirse spor ve egzersiz yapılarak düzeltilebiliyor. Eklemleri etkileyen hastalıklar, artrit ve artroz olmak üzere iki tipte görülüyor. Artrit, iltihaplı eklem rahatsızlıkları için kullanılmakta, bir çok türü bulunmaktadır. En yaygın şekli ise 'romatoid artrit'dir. Artroz, iltihabi bir hastalık değildir. Kemiklerin aşınıp yıpranması sonucu oluşur. 60 yaşın üzerindekilerde sıklıkla görülen, 45 yaş altında nadiren görülen artroz hastalığını Türkiye’de yaklaşık 5 milyon kişiyi etkileyen, eklem yıpranmasına bağlı bir hastalıktır. Eklem ağrıları yaşam sevincini yok eder. Sportif hobilere imkan vermez ve bazen her adımı sıkıntılı yapar. Ancak ağrılardan dolayı hareketlerini kısıtlayan, yani eklem ağrılarına teslim olan bir kimse kendine iyilik yapmaz. İltihabi olmayan bu eklem hastalığının nedenleri, aşırı kilo, çok az hareket, ağırlığın bir tarafa yüklenmesi, doğuştan ya da sonradan ortaya çıkan eklem kusurlarıdır.
Artrozda ortaya çıkan tablo nedir?
Artroz'da eklemlerdeki kemik uçlarını koruyan kıkırdak aşınmıştır. Normalde bu kemik uçlarında yumuşak, elastik bir kıkırdak kılıfı vardır. Sürekli yük, kıkırdakları pürüzlendirir, elastikiyetini azaltır. Kıkırdaklar giderek incelir ve kırılgan olur. Kıkırdak tamamen aşınıp, kemikler birbirine sürtünmeye başlarsa artroz ağırlaşır. Ağrılar başlar ve eklem hareketlerinde azalma olur. İş bununla da kalmaz. Kıkırdakların yıkımı ile iltihap uyarıcı maddeler eklem sıvısına karışarak, eklem kapsülünde şişme ve ağrılı iltihaba yol açar.
Eklemler için tehlike sürekli zorlanmadır.
Artroz en sık ömür boyu vücudun ağırlığını taşıyan bel, diz ve kalça eklemlerinde görülür. Ancak el, ayak, omuz ve dirsek eklemlerinde de oluşabilir. Hastalık riski gerçi yaşla birlikte artar ama artroz gençlerde de olabilir. Bazı meslek gruplarında aynı eklemlerde artroz sıkça görülür. Kompresörle çalışan parçalayıcı makineleri kullananlarda dirsek eklemlerinde; seramik döşeyicilerinde diz eklemlerinde artroz'a sıkça rastlanır. Ayrıca sürekli sağlıksız ayakkabı giyenlerde, örneğin çok ince, yüksek ökçeli ayakkabı ile dolaşanlarda eklemlere olan baskı fazladır. Tek taraflı ağırlık taşımalardan da kaçınmak gerekir. Kıkırdak bir kere bozuldu mu zararın tamiri mümkün olmaz. Çünkü kıkırdak yeniden oluşamaz.
Hastalığın tanısı nasıl konur?
Klinik bulgu, uygun kan tetkikleri ve röntgen çoğu kez tanıya götürür. Artroskopi ve biyopsi gerekebilir.
Artroz tedavisinde ana prensipler:
1. Egzersiz: Bilinçli egzersiz hastalığın seyrini yavaşlatabilir. "Fazla hareket fakat zorlama yok". Çünkü hareket eklemin beslenmesini ve metabolizmasını destekleyen biyolojik uyarıdır. Eklem kıkırdağına olan hafif baskı damarları olmayan kıkırdak dokusunun besin almasını sağlayabilir. Temposu, basıncı aynı kalan hareketler eklemlere ve eklem metabolizmasına yararlıdır. Tüm sıçrama ve mücadele biçimindeki sporlar eklemlere zarar verir. Eklem ağrıları olan kişiler için fazla güç gerektirmeyen, ritmik, akıcı ve yumuşak hareketler -örneğin yokuş olmayan yolda bisiklet kullanma, yüzme, yürüme, dans etme- yararlıdır. Su, vücut ağırlığını taşıdığı için ve eklemlerin hareketini kolaylaştırdığı için, yüzme egzersizi özellikle idealdir. Tenis, basketbol, voleybol, futbol gibi ani ve yön değiştirici hareketlerle birlikte olan spor türleri eklem kıkırdağının aşınmasına yol açar. Hedefli güçlendirme ve germe egzersizleri eklemleri koruyan kasların etkinliğini artırarak eklemleri güçlendirir.
2. Fizik tedavi: Hasta eklemlere yük bindirmeksizin yaptırılan özel hareketlerle eklem çevresindeki kaslar güçlendirilerek bunların destek fonksiyonları geliştirilir. Masaj, yerel kan dolaşımını iyileştirir. Eklemlerin hareket yeteneğini azaltan kısılmaları giderir, gevşeme sağlar. Sıcak uygulamaları ya da aktif artrozda soğuk uygulamaları ağrıyı yatıştırır. Elektrik ve ultrasonik tedavileri, dolaşımı ve metabolizmayı iyileştirir.
3. Doğru beslenme: Kilo fazlalığı kıkırdak katilidir. Verilen her kilo eklemlerin yükünü azaltır. Bol sebze, meyve, kuru baklagiller, haftada 2 kez balık, ölçülü miktarda kabuklu kuruyemiş (ceviz, fındık, badem, fıstık) ve yağsız süt ürünlerini içeren sağlıklı beslenme kalp-damar sağlığı için olduğu gibi, eklem sağlığı için de önemlidir. Artroz'la birlikte eklemlerde iltihabi olay varsa, vitamin E, Omega 3 yağ asitleri, enzim ve midye ekstreleri alınması yararlı olur. Alkol, nikotin ve kafein gibi keyif maddeleri kemik metabolizmasını kötüleştirir.
4. İlaçla tedavi
5. Ameliyat Artroskopi; ucu dürbünlü bir ince boru ile hasta eklemin incelenmesidir. Artroskopi sırasında kıkırdak hasarı giderilebilir ve rahatsızlık veren kıkırdak dokusu alınabilir ya da eklem boşluğuna iltihap önleyici madde (kortizon) verilebilir. Bisiklete binme yüzme, yürüme, dans etme gibi sporlar eklem ağrılarına iyi gelirken, tenis, basketbol, voleybol, futbol gibi spor türleri ağrıları artırabilir.
Ergenlik döneminden ileri yaşta kireçlenme safhasına kadar hangi kıkırdak ve diz eklemi şikayetleri ortaya çıkmaktadır?
Ergenlik dönemine girişte genellikle aileler çocuklarında kıkırdak yumuşaması sorunu ile karşımıza gelmektedir. Diz ağrısı şikayetleri ile bize başvuran hastalarımızda öncelikle bu sorunun bir travmaya bağlı olarak ortaya çıkıp çıkmadığını kontrol ediyoruz. Eğer düşme, çarpma ya da spor yaparken ortaya çıkmış bir sorun varsa, muayenelerimizi o yönde yapıyoruz. Herhangi bir travma yoksa bunun başka nedenlerine bakıyoruz. En önemli neden, yansıma ağrıları olabilir. Bu da, bel fıtığı, kalça sorunu ya da genç erişkinde diz çevresinde ağrı yapan hastalıklardan kaynaklanabilir, dizin arkasında kist olabilir. Muayene aşamasında kıkırdak ile ilgili sorunları da araştırıyoruz. Menüsküs, kıkırdak ve bağlar ile ilgili sorunlara bakıyoruz. Hastada, ayaklarını içe ya da dışa basma, düz tabanlık gibi sorunlar olabilir. Muayeneden sonra bize yardımcı olacak film ya da MR ile tomografi istiyoruz. Tüm bunların yanında çocukların kıkırdaklarında beslenme sorunları da ortaya çıkabiliyor.
Koşucu dizi
“Koşucu dizi” denilen diz yapısı ve bununla bereber gelen sorunlar ile karşı karşıya kalıyoruz. Dizde aşırı yüklenmeler, aşırı aktiviteler ile dizi açıp bükme gerektiren sporlar, koşu, step yapan, çok fazla merdiven inip çıkanlarda bu tür diz problemleri ortaya çıkmaktadır.
Spor yapmak, diz eklemi ve kıkırdak problemleri daha da artırabiliyor. Bu durumda hastalara neler tavsiye ediyorsunuz?
Kişilerin kıkırdak problemleri varsa, spor yapmalarında bazı sorunlar daha da belirginleşebilir. Biz bu kişilere diz adalelerini güçlendirmelerini öneriyoruz. Dizinde şikayeti olanlarda, dizlerini çok fazla büküp açma gerektiren hareketlerden kaçınmalarını tavsiye ediyoruz. Merdiveni daha az inip çıkmalarını, step yapma, kürek çekme gibi sporlardan uzak durmalarını, diz adalelerini kuvvetlendirdikten sonra düz yolda yürüyüş, koşu ve yüzme sporları öneriyoruz. Yüzmede kurbağalamadan kaçınmalarını da tavsiye ediyoruz.
Kıkırdak ve diz eklemi sorunlarında kıkırdak kuvvetlendirici ilaçlar var mı?
Kıkırdakları kuvvetlendirici ilaçlar yok. Hastalara bazı suplementler ve destek ürünleri kullanmalarını tavsiye ediyoruz. Kıkırdağa yönelik bir ilaç bulunmadığı için onlara önerilerimiz; kilo vermeleri, adalelerini kuvvetlendirmeleri, kıkırdaktaki semptomları artırıcı hareketlerden kaçınmalarını, tabanı düz ya da çok topuklu ayakkabılar giymekten kaçınmalarını öneriyoruz. Futbolcular, basketbolcular ve voleybolcularda bu tür kıkırdak VE diz eklemi şikayetleri vardır ama bunlar adalelerini güçlendirerek sporlarına devam edebilmektedirler. Profesyonel sporcu olmayan ama diz eklemlerinde sorunları bulunan kişilere de, koşma, yürüyüş ve yüzme sporlarını öneriyoruz. Ancak dizi açıp kapanma gerektiren hareketlerden kaçınmaları konusunda da uyarıyoruz.
Sağlıklı beslenmenin diz eklemi ve kıkırdak hastalıkları üzerinde bir etkisi var mı?
Bu tür hastalıkların tedavisi için genel sağlıklı beslenme önerilerini biz de hastalarımıza tavsiye ediyoruz. Bol bol su içmeleri, sebze ve meyve ağırlıklı beslenmeleri, vitaminlere ve proteinlere önem vermeleri gerekiyor. Yani sağlıklı beslenmede neler tavsiye ediliyorsa, aynısı kıkırdak sağlığı için de geçerlidir.
Diz ekleminde ya da kıkırdakta meydana gelen sorunlar hasta için ne kadar tehlikelidir?
Diz eklemleri ve kıkırdak sorunu olanlar, artrit tehlikesi ile karşı karşıyadır. Bu da kıkırdak harabiyeti anlamına gelmektedir. Sonu, ameliyata kadar varabilmektedir. Bu basit bir kıkırdak nakli ameliyatından ileri derecedeki artritlerde diz protezlerine kadar gidebilir. Protez safhasına gelmemesi için diz sorunlarına önem verilmelidir.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 24 Mayıs 2022
Yayınlanma Tarihi: 24 Aralık 2009