Yükleniyor

Prostatın İyi Huylu Hastalıkları Hakkında Bilmeniz Gereken Her şey

Prostatın İyi Huylu Hastalıkları Hakkında Bilmeniz Gereken Her şey

Prostat erkeklerde idrar torbasının hemen çıkışında bulunan 20 gr ağırlığında bir salgı bezi olarak tanımlanıyor. İşlevsel olarak bakıldığında işemeye ve üremeye yardımcı oluyor. İşeme sırasında; idrar kanalı prostatın içinden geçiyor ve penis içinde devamlılığını sürdürüyor. Üreme sırasında; testislerde üretilen spermleri dışarıya taşıyan meni kanalları prostatın içine açılıyor. Prostat tarafından salgılan sıvı, meninin kayganlığını ve spermlerin dayanıklılığı artırıyor. Prostat hastalıkları prostatın iyi ve kötü huylu hastalıkları şeklinde iki gruba ayrılıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Yılmaz Aslan, prostatın iyi huylu hastalıkları hakkında bilgi verdi.

İçindekiler

Fiziksel, mental, cinsel sağlık için hayati öneme sahip

Bir erkekte prostat gelişiminin iki önemli nedeni vardır. Bunlar yaşlanma ve sağlıklı testislerin varlığıdır. Yaşlanma, güncel tıbbın önlemeye çalıştığı ancak başaramadığı bir süreçtir. Bir çalışmada prostat hastalığı gelişimi 30-40 yaş aralığında erkeklerde %10 iken 60-70 yaş arasındaki erkeklerde %50-60 olarak bulunmuştur. Erkeklik hormonu olan testosteronun %95’i sağlıklı testisler tarafından salgılanır ve testosteron fiziksel, mental, cinsel sağlık için hayati öneme sahiptir. Anlaşılacağı üzere her iki neden geri çevrilemeyecek veya vazgeçilemeyecek durumlardır.

İdrara çıkma ile ilgili farklı şikayetler görülebilir

İyi huylu prostat hastalığında şikayetler işeme öncesi, işeme sırasında ve işeme sonrası olmak üzere üç grup altında incelenebilir. Sık sık idrar yapma, ani idrar yapma ihtiyacı ve bazen eşlik eden idrar kaçırma, gece idrar yapmak için uyanma idrar depolama problemleri ya da işeme öncesi şikayetler olarak tanımlanır. İşeme sırasındaki şikayetler idrar yapmaya başlarken bekleme, idrar akım hızında azalma, çatallı ve dağınık idrar yapma, kesik kesik idrar yapma, ıkınarak idrar yapma ve idrar sonunda damlama işeme sırasında görülen şikayetler olarak tanımlanır. Son olarak idrar sonrası idrar kesesinin tam boşalmadığı hissi ve iç çamaşıra damla damla idrar kaçırma işeme sonrası şikayetler olarak sayılabilir.

Kişiye özel tedavi şart

İyi huylu prostat şikayetleri ile başvuran kişide temel bir takım inceleme ve değerlendirme yöntemleri vardır. Muayeneye hastanın şikayetlerini dinleyerek ve tıbbi geçmişini sorgulayarak başlanır. Hastalar tarafında doldurulan ve şikayetlerin şiddetini rakamsal olarak tespit etmemize yarayan uluslararası prostat semptom sorgulama formu tanı ve tedaviye olan yanıtı değerlendirmek için önemlidir. Parmakla makattan muayene ile prostatın büyüklüğü, yüzeyinde düzensizlik olup olmadığı değerlendirilmelidir. Bu muayene ile bazı prostat kanseri hastalarına tanı konabilir. Sonrasında laboratuvar ve ofis incelemelerine geçilir. Olası bir idrar yolu enfeksiyonunu dışlamak için tam idrar analizi yapılmalıdır. Kan analizleri ile böbrek fonksiyonları ve PSA (prostat spesifik antijen) adı verilen prostatın iyi ve kötü huylu hastalıklarının ayrımında kullanılan hormon mutlaka incelemesi yapılır. Son olarak idrar akım hızı ve işeme sonrası mesanede kalan artık inceleme yapılmalıdır. Hastaların şikayetleri yaş ve akıl sağlığı, ek hastalıklarının varlığı (şeker, tansiyonu, akciğer ve kalp hastalığı), kullanılan ilaçlar, geçirilmiş ameliyatlar, beslenme ve yaşam tarzındaki farklılıkları nedeniyle farklı şiddette olmaktadır. Bu nedenlerle her erkek kendi iç dengesindeki özelliklere göre değerlendirilmeli ve kişiye özel tedavi önerilerinden bulunulmalıdır.

İlaç ya da cerrahi tedavi gerekebiliyor

Tedavi ana hatlarıyla yaşam tarzı değişikliği, ağızdan kullanılan ilaçlar ve cerrahi tedavi olarak sınıflandırılabilir. Bazı hastalar basit yaşam tarzı değişikliği, beslenme ve sıvı önerileriyle fayda sağlarken bazı hastalarda prostat düz kaslarını gevşeten ya da prostatı küçülten ilaçlara ihtiyaç duyarlar. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu, büyük prostata bağlı tekrarlayan kanamaları olan, böbrek fonksiyonları bozulan, mesanede taş oluşan hastalar cerrahi olarak tedavi edilmelidir. İlaç tedavisinden fayda görmeyen ve yaşam kalitesi bozulan hastalarda cerrahi olarak edilmesi gereken gruptadır.

Çeşitli kapalı ameliyat yöntemleri bulunuyor

Cerrahi yöntemler açık ve kapalı ameliyatlar olarak iki gruba ayrılabilir. Günümüzde teknolojik gelişmelere paralel olarak birçok hasta kapalı ameliyat yöntemleri ile tedavi edilebilmektedir. Dünyanın saygın üroloji dernekleri başvuru kılavuzlarında 80 gr büyüklüğüne kadar prostatın cerrahi tedavisinde TUR-P (transüretral rezeksiyon) altın standart yöntem olarak kabul edilmektedir. Yirmi yıl öncesine kadar prostatın buharlaştırılmasında Green Light lazer, Diod lazer enerjileri kullanılmıştır. Günümüzde daha yaygın kullanılan yeni teknolojiler olan Holmium (Holep) ve Thulium (Thulep) lazer enerjileri ile yapılan prostat ameliyatları altın standart olma yolunda ilerlemektedir. Daha yakın zamanda Rezum (su buharı yöntemi) ve Urolift (prostat askısı yöntemi) adlı teknolojiler seçilmiş hasta grubunda anestezi gerektirmeden uygulanabilen yeni tedavi yöntemleridir.

Cerrahi yöntem seçimine birçok parametre göz önünde bulundurularak karar veriliyor

Cerrahi kararı alınan bir hastada, hastanın anestezi alıp alamayacağı, kan sulandırıcı ilacı kesip kesemeyeceği ve prostatın büyüklüğüne göre uygulanacak cerrahi tedavinin şekli belirlenmektedir. Hasta tercihi, cerrahın tecrübesi, cerrahi teknoloji ve ekipman varlığı tedavi şeklinde önemli ayrıntılardır. Genel anestezi alamayacak kadar ciddi ek hastalıkları olan, kan sulandırıcı ilacı kesemeyecek ve büyük prostata sahip hastalar standart TUR-P yöntemi için uygun değillerdir. Bu hastalarda lazer enerji yöntemleri daha güvenli olacaktır. Temel olarak tüm cerrahi yöntemlerde amaç, tıkanık yaratan prostat dokusunun çıkarılmasıdır. Ameliyat kullanılan teknoloji, cerrahın tecrübesi ve prostatın büyüklüğüne bağlı olarak 30 dk ile 2 saat arasında sürmektedir. Lazer enerji yöntemleri kan sulandırıcı ilaçları kesemeyen hastalarda kullanılabilmektedir. Daha yeni teknolojiler olan Holep ve Thulep daha büyük prostata sahip hastalarda açık ameliyata gerek duyulmadan güvenle uygulanabilmektedir. Bu yöntemler daha az kanama, daha az hastanede kalış ve daha hızlı sosyal yaşantıya dönme avantajlarına sahiptir. Green Light, Rezum ve Urolift yöntemleri genel anestezi gerektirmemektedir. Rezum ve Urolift yöntemlerinin erken dönem sonuçları meninin geri kaçmasını koruduğu yönündedir.

Kapalı ameliyatlarda komplikasyon riski düşüyor

Prostat ameliyatlarında en sık görülen komplikasyonu kanamadır. Bazen ciddi boyutlarda olan bu kanama kan transfüzyonu gerektirmektedir. Açık ameliyatlarda bu oran %10’larda iken güncel teknolojilerde %1 civarlarındadır. Ameliyat sonrası erken dönemde idrar yolu enfeksiyonu, daha geç dönemde idrar kanalında daralma ve tekrar ameliyat ihtiyacı bilinen diğer komplikasyonlar arasında sayılabilir. Uygun hasta ve uygun yöntem seçimi ile komplikasyonlar en aza indirilmeye çalışılmaktadır. Cerrahiden sonraki birkaç gün içerisinde ameliyatta takılan sonda çekilir ve hastanın kendi başına idrar yapması istenir. Sonda çekilmesinden sonraki ilk günlerde sık idrara gitme, idrarda yanma ve bazen tuvalete yetişemeden idrar kaçırma şikayetleri olabilir. Bu süre birkaç günden birkaç haftaya kadar, hastadan hastaya değişkenlik göstermektedir. İyi huylu prostat büyümesi nedeniyle ameliyat olan bir hasta doktorunun özel bir önerisi yok ise birinci ay sonunda kontrole çağrılır. Sonraki kontrollere yılda bir defa olarak devam edilir.

Sağlıklı bir cinsel yaşama dönüş mümkün

İyi huylu prostat nedeniyle uygulanılan kapalı prostat ameliyatlarının sertleşme üzerine ciddi yan etkisi yoktur. Cinsel yaşantıya dönüş birkaç hafta olarak söylenebilir. Ancak bu ameliyatlardan sonra sıklıkla retrograd ejakülasyon ile karşılaşılır. Retrograd ejakülasyon durumunda hasta orgazm hissi yaşar ancak meni dışarı çıkmaz ve mesaneye geri kaçmaktadır. Bu yan etki hakkında ameliyat öncesi hastaların bilgilendirilmesi gereklidir. Rezum ve Urolift yöntemlerinde bu durumun daha az olduğu rapor edilmektedir. Ameliyat sonrası erken dönemde hastaların ağır fiziksel aktiviteden kaçınması istenmektedir. Hastanın sıvı alımı dengeli olmalıdır ve kabız kalmayacak şeklide beslenmelidir. Hasta ameliyat öncesi kan sulandırıcı ilaç kullanıyor ise mümkün olan en kısa sürede tekrar ilaçlarına başlanır.

Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.

Yayınlanma Tarihi: 17 Haziran 2022

Bu Konuda Uzman Doktorlar

İletişim Formu

Detaylı bilgi için iletişime geçin.

* Bu alan gereklidir.
Sosyal Medya Hesaplarımız
Canlı Destek Kolay Randevu Al