Epilepsi, beyindeki sinir hücrelerinde anormal elektriksel aktivite dalgalanmaları ve deşarj sonucu, ani ve kontrol edilemeyen kasılma, istemsiz hareketler ve bilinç kaybı gibi nöbetlerle karakterize beyin hastalığıdır. Epilepsi nöbetlerinde, ani ve kısa süreli bilinç değişikliği veya kaybı, istemsiz hareketler veya kasılmalar gibi belirtiler görülür. Bu hareketler kollarda veya bacaklada sallanma şeklinde ortaya çıkabilir. Epilepsi genellikle ömür boyu sürer fakat nöbet kontrolü doğru şekilde sağlanabildiğinde kişi normal bir hayat sürdürebilir.
Epilepsi (Sara Hastalığı) Nedir?
Halk arasında sara hastalığı olarak bilinen epilepsi, beyinde bulunan sinir hücrelerinde anormal elektriksel aktivite dalgalanmaları sonucu bilinç kaybı gibi tekrarlayan nöbetlere neden olan beyin rahatsızlığıdır. İki veya daha fazla nöbet geçirilmesi epilepsinin tanısı olarak değerlendirilir.
Genetik faktörün de etkili olduğu düşünülen epilepsi anne-babadan çocuklara geçmemektedir. Zira epilepsi (sara hastalığı) kalıtsal bir hastalık değildir. Epilepsi kalıtsal bir hastalık olmamasına rağmen gelişme eğilimi bazı ailelerde daha fazladır. Bununla birlikte epilepsinin oluşumu için bazı dış faktörlerin de bulunması gereklidir.
Genellikle ömür boyu sürebilen bir hastalık olan epilepsi, ilaçlar, teknolojik cihaz tedavisi, gerektiğinde ameliyat ve diyet değişiklikleriyle kontrol altına alınabilir. Burada amaç epilepsi nöbetlerini kontrol etmektir.
Epilepsi Çeşitleri Nelerdir?
Epilepsi krizlerinin değişik çeşitleri vardır. Bunlar basit parsiyel nöbet, jeneralize nöbet ve kompleks parsiyel nöbet olarak sıralanabilir. Epilepsi hastasının ne tür nöbet geçirdiğinin bilinmesi önemlidir. Zira bu durum hastada hangi epilepsi ilacının daha etkili olacağı konusunda yol gösterir. Epilepsi türlerinin farklılığı tutulan beyin bölgeleriyle ilişkilidir. Bir hastada birden fazla nöbet türü görülebilir. Epilepsi nöbetleri şu şekilde sınıflandırılır:
Basit Parsiyel Nöbet
Olağandışı elektriksel aktivite beynin küçük bir alanını etkilediğinde kısmi (fokal) bir nöbet meydana gelir. Nöbet farkındalığı etkilemediğinde, basit kısmi nöbet olarak bilinir. Basit kısmi nöbetler şunlar olabilir:
Motor: Vücudun kaslarını etkileyen
Duyusal: Duyuları etkileyen
Otonom: Otomatik olarak kontrol edilen işlevleri etkiler
Psişik: Duyguları veya düşünceleri etkileyen
Jeneralize (yaygın) Nöbet
Jeneralize nöbetler aynı anda, beynin tüm alanlarında meydana gelen nöbetlerdir. Jeneralize tonik -klonik nöbetler, en sık rastlanan tipini oluşturur. Bu tipte hasta kaskatı kesilir ve olduğu yere düşer. Bununla birlikte kişinin vücudunda kasılıp gevşemeler ve çırpınma hali gelişir. Bu tip nöbetler halk arasında “Sara nöbeti” olarak bilinmektedir.
Kompleks Parsiyel Nöbet
Bu tip nöbetlerde bilinç etkilenir ve bilinç bozukluğu oluşur. Bu nöbet beynin bir lobunda ortaya çıkmaktadır. Kafa travması, beyin tümörü veya inme gibi hikayesi olanlarda daha fazla risk altında olsa bile herkeste görülebilir. Epilepsi hastalarında görülen en yaygın nöbet türü olan kompleks parsiyel nöbet geçirenler başkalarına veya çevrelerine tepki vermez ve olay sırasında neler olduğunu hatırlamaz. Bu süreçte hastalar boşluğa boş boş bakabilir veya başka bir şey düşünüyor gibi görünebilir. Bununla birlikte birçok insan otomazitma adı verilen ağlamak, gülmek, inilti, bağırma veya tekrarlayan konuşma gibi hareketleri de gerçekleştirebilmektedir.
Epilepsi Neden Olur?
Epilepsi vakalarının büyük bir bölümünde kesin neden belirlenemezken, nedeni saptanabilen epileptiklerde ise sinirleri uyaran durumlar, doğumsal anomaliler, doğum travmaları, kafa travması, beyin damar hastalıkları, tümörler, beyin iltihapları ve aşırı alkol tüketme gibi nedenler söz konusudur. Beyin hücreleri aşırı elektriksel aktivitelere bağlı deşarj olur ve beynin elektriksel fonksiyonlarında yaşanan bu durum nedeniyle tekrar eden nöbetlerin yaşandığı epilepsi hastalığı meydana gelir.
Epilepsiye sebep olabilen diğer nedenler şunlardır:
- Demans
- Yaş
- Kafaya alınan darbeler ve travmalar
- Nörolojik sebepler
- İnme ve diğer damar hastalıkları
- Beyin tümörü
- Aşırı alkol ve uyuşturucu kullanımı
- Down sendromu gibi genetik faktörler
Bu tip epilepsiler kriptojenik veya idiyopatik olarak adlandırılır. Epilepsi nöbetleri yaşam boyunca herhangi bir dönemde başlayabilir. Epilepsinin en sık görüldüğü dilim ise; 20 yaşından önce özellikle de ilk üç yaş içinde ve ergenlik çağına yakın zamanlardır.
Epilepsi Belirtileri Nelerdir?
Epilepsi için yaygın belirtiler, nöbet adı verilen kol ve bacakta kontrol edilemeyen sallanma, hareketsiz biçimde boş bakınma, ses, görüntü, tat veya koku alma gibi halüsinasyonlar ve bilinç kaybıdır. Nöbet sırasında dil ısırma, idrar kaybı, çığlık atma ve aşırı salya üretimi de görülebilir.
Epilepsi belirtileri genel olarak şunlardır:
- Vücutta kontrol edilemeyen kasılma ve titremeler
- Kol ve bacaklarda karıncalanma
- Başın ritmik olarak sallanması
- Vücudun kaskatı kesilmesi
- Çevrede olanlara tepki verememe
- Dejavuya kapılmak (daha önce o anı yaşamış gibi hissetmek)
- Olağandışı koku ve tat halüsinasyonları
- Ani ve hızlı göz kırpmaları
- Bilinç kaybı
- Ağızdan köpük gelmesi
- Diş kenetlemesi
- Dilin ısırılması
Epilepsi Nasıl Teşhis Edilir?
Epilepsi beynin elektriksel aktivitelerinin dengesiz hale gelmesi ile tekrarlayan nöbetlere neden olan,ani ve senkronize elektrik enerjisi patlamaları nedeniyle kişide bilinç, hareket veya duyuyu kısa süreliğine etkileyen bir hastalıktır. Teknik olarak, bilinen tıbbi bir durumdan kaynaklanmadığı senaryoda (alkolün bırakılması veya kan şekerinin düşmesi gibi) iki veya daha fazla nöbet geçirilmesi epilepsi hastası olunduğunun göstergesi olarak kabul edilir.
Teşhis koymadan önce doktor tarafından fizik muayene yapılır ve kesin sebebin belirlenmesi için kan tahlili istenebilir. Ayrıca nöbet sırasında kişinin belirtilerinin öğrenilmesiyle birlikte başka testlerin yapılması da önerilir.
Epilepsi teşhisi için başvurulan yöntemler şunlardır:
EEG: Beyindeki elektriksel aktiviteyle ilgili sorunları kontrol etmeye yarar.
Kan tahlili: Nöbetlere neden olabilecek enfeksiyon belirtileri ve diğer tıbbi problemler kan tahlili aracılığıyla belirlenmeye çalışılır.
BT taraması: BT taraması, beynin detaylı resimlerini çıkaran güçlü bir röntgendir.
CT taraması: CT taraması; tümör veya enfeksiyon gibi diğer nöbet nedenlerini bulma konusunda fayda sağlar.
MR: Beyninizin fotoğraflarını çekmek için güçlü mıknatıslar ve radyo dalgaları kullanır. MR ayrıca beyindeki tümör veya enfeksiyonların varlığını da tespit etmeye çalışır.
Epilepsi Tedavisi Nasıl Yapılır?
Epilepsi hastalığının tedavisi ilaç ve cerrahi olarak uygulanır. Epilepsi tedavisinde en önemli husus epilepsi nöbetleri durdurmak için seçilen ilaçların düzenli ve dikkatli kullanımıdır. Hekimin verdiği ilaçları düzenli ve dikkatli kullanan her beş hastanın dördünde nöbetler durur.
Her anti epileptik ilacın etki mekanizması farklı olduğundan hastanın nöbet tipine uygun olarak ilaç seçilir. Yeterli dozda kullanılan ilaçlar hastalığı yok etmez; ancak epilepsi nöbetlerinin önlenmesine veya sıklığının azaltılmasına yönelik bir etki sağlar.
Tedavi bazı hastalar için ömür boyu sürerken çocukluk çağında başlayan bazı nöbetlerde ise tedavinin 15-20 yaşlarına kadar sürdürülmesi yeterli olabilir.
Tedaviye genellikle tek bir epilepsi ilacı ile başlanır. Doz yavaş yavaş artırılır. Verilen ilacın yetersiz kaldığı durumlarda ise ikinci bir ilaç tedaviye ekledir veya ilaç değiştirilebilir. Bununla birlikte ilacın yan etkilerini izlemek için belirli aralıklarla hastanın kan tahlilleri incelenir. Epilepsi ilacının en sık görünen yan etkileri şu şekilde sıralanabilir;
- Uyku etkisi
- Baş dönmesi
- Dengesizlik
Epilepsi bazı tipleri dışında süreklilik arz eden bir hastalıktır. Nitekim bazı hastalar için ilaç tedavisi yaşam boyu gerekli olabilir. Hastanın bir nöroloji uzmanı tarafından düzenli olarak takibi elzemdir.
Epilepsi Risk Faktörleri Nelerdir?
Aşağıda sıralanan faktörlere sahipseniz epilepsi hastalığı yaşama riskiniz yüksektir:
Yaş: Epilepsi başlangıcı en çok çocuklarda ve yaşlı erişkinlerde görülür.
Genetik faktör: Ailede epilepsi hastalığı yaşayan varsa, epilepsi görülme riski daha yüksek olabilir.
Kafa yaralanmaları: Bazı epilepsi vakalarından kafa yaralanmaları sorumludur.
İnme ve diğer damar hastalıkları: İnme ve diğer kan damarı (vasküler) hastalıkları, epilepsiyi tetikleyebilecek beyin hasarına yol açabilir. Alkol alımını sınırlamak, sigaradan kaçınmak, sağlıklı beslenmek, düzenli egzersiz yapmak epilepsiye yakalanma riskinizi azaltabilir.
Demans: Demans, yaşlı erişkinlerde epilepsi riskini artıracak faktörlerdendir.
Beyin enfeksiyonları: Beyinde veya omurilikte iltihaplanmaya neden olan menenjit gibi enfeksiyonlar epilepsi riskini artırabilir.
Çocukluktaki nöbetler: Yüksek ateş nedeniyle nöbet geçiren çocuklarda genellikle epilepsi gelişmez. Bir çocuğun uzun bir nöbet geçirmesi, başka bir sinir sistemi rahatsızlığı veya ailede epilepsi öyküsü varsa epilepsi riskini artırır.
Epilepsi Hastalığında Beslenme Nasıl Olmalıdır?
Dengeli ve sağlıklı beslenme tüm insanlar için önemli ve vazgeçilmez bir kuraldır. Özellikle hastalık söz konusu olduğunda bu kural akıllara gelse de, yaşamın her döneminde bu kuralı uygulayan insanlar daha sağlıklı olmaktadır. Günümüzde yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda genel sağlık durumuna etkisi olduğu kanıtlanan dengeli ve düzenli beslenmenin birçok hastalıkla mücadele etmede olumlu etkisi olduğu belirlenmiştir.
Epilepsi hastalığı ile mücadelede etkili olan temel beslenme önerileri ise şu şekildedir;
- Vücuttaki kan şekeri düzeyinin dengeli olması her hastalıkta olduğu gibi epilepsi sonunda da önemlidir. Bunun için kan şekerindeki ani yükselmeler epilepsi nöbetlerini tetikleyebilmektedir. Şeker seviyesini yükseltecek şekerli besinlerden uzak durulmalı, şeker oranı düşük tahıllı gıdalar tüketilmelidir.
- Günlük beslenme programında sağlıklı yağlarla hazırlanmış besinler dahil edilmelidir.
- Özellikle sağlıklı olan zeytinyağı kullanılmalı, Omega 3 ve Omega 9 gibi besin kaynakları tercih edilmelidir.
- Epilepsi nöbetlerini tetikleyebilen alkollü içeceklerden uzak durulmalıdır.
- İçeriğinde kafein olan kahve, çay ve kakao tüketimi sınırlandırılmalıdır.
- Epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçlarla etkileşime girmesi muhtemel besinler, uzman hekimlerin kontrolünde tüketilmelidir.
- Kalsiyum, magnezyum ve sodyum açısından zengin kuru baklagiller ile tam tahıllı ürünlerin ve yeşil yapraklı sebzeler tüketilmelidir.
- Besinler yoluyla vücuda yeterli miktarda vitamin ve mineral alındığından emin olunmalıdır.
Epilepsi Hakkında Sık Sorulan Sorular
Sara hastalığı nedir?
Epilepsi halk arasında sara olarak bilinen hastalık, beyindeki nöronların paroksismal arızasından kaynaklanan, nöbetlere neden olan bir rahatsızlıktır.
Epilepsi nasıl anlaşılır?
Epilepsi nöbetlerinde, beynin hangi bölümünün tutulduğuna bağlı olarak, baş dönmesi, yere yığılma, kontrol edilemeyen kasılma, sarsıntı ve sallanma hissi, boş boş bakınma, kol ve bacaklarda karıncalanma, ağızdan köpük gelmesi, istemsiz idrar kaçırma ve çığlık atma gibi belirtiler görülebilir.
Epilepsi öldürür mü?
Özellikle uzun nöbetler, kalıcı beyin hasarına veya ölüme yol açabilen acil tıbbi durumlardır. Nöbetlere sebep olan epilepsi vakalarında doktor kontrolünde epilepsi ilaçları kullanmak büyük önem taşır.
Epilepsi nasıl tespit edilir?
Epilepside beyinde gerçekleşebilecek olağandışı elektriksel aktiviteyi yakalamak için elektroensefalogram (EEG) testi yapılır. Bu test ile kafa derisine küçük sensörler bağlanarak beyin hücrelerinin birbirlerine mesaj gönderdiğinde üretilen elektrik sinyalleri yakalanıp, anormallik olup olmadığı takip edilir.
Epilepsi geçer mi?
Epilepsi, anti epileptik ilaçlarla yaşanan nöbetlerin durdurulmasını amaçlayan ve tedavisi olan bir hastalıktır.
Stres epilepsiyi etkiler mi?
Stres faktörü epilepsi tetikleyicileri ve nedenleri arasında yer almaktadır. Bu sebeple stres epilepsi hastalığını olumsuz yönde etkilemektedir. Epilepsi hastalarının hayatlarındaki stresi kontrol altına almaları çok önemlidir.
Epilepsi nöbeti uyurken olur mu?
Epilepsi nöbetleri bazı kişilerde uyurken, uykuya dalarken veya uyanırken meydana gelebilir. Gece nöbetleri olarak da adlandırılan uyku nöbetleri genellikle kısa sürer. Gece nöbetleri ani sarsıntı hareketleri, garip duruşlar veya kol ya da bacak hareketleri, yüksek sesle ağlama veya çığlıklar ve uyku sırasında dolaşmayı içerebilir.
Epilepsi nöbeti geçirdikten sonra kişi neler hisseder?
Epilepsi nöbetleri ağrılı olmayan, birkaç saniye ile birkaç dakika arasında süren nöbetlerdir. Nöbet geçirdikten sonra birkaç saat süre ile yorgun ve kafa karışıklığı içinde olunabilir. Kimi durumlarda kişi nöbet geçirdiğini ya da nöbetten hemen önce olanları anımsayamayabilir.
Anksiyete epilepsiye neden olur mu?
Stres ve anksiyete aynı zamanda epilepsi tanısı almış kişiler için de tetikleyici bir faktördür.
Epilepsi hastaları ne yemeli?
Epilepsi hastalarının beslenmesinde dikkat edilecek en önemli hususlardan biri, hastanın kan şekerinin dengeli bir şekilde seyretmesidir.
Bu nedenle bu hastalığa sahip kişilerin, şeker barındıran yiyeceklerden uzak durması, un yerine tam tahıllı ürünler tüketmeleri sağlık açısından oldukça önem taşımaktadır. Hastaların öğünlerini atlamamaları gerekir, çünkü uzun süreli açlık kaç şekerinin aşırı derecede düşmesine neden olmaktadır.
- Bu tür hastalar için balık tüketimi oldukça önem taşımaktadır. Balığın içerisindeki Omega 3 ve Omega 9 gibi sağlıklı yağlar epilepsi hastaları için çokça faydalı sağlıklı yağlardır. Bu nedenle epilepsi hastalarının balık tüketmeye özen göstermesi gerekmektedir.
- Epilepsi hastaları alkol, çayı çok sık tüketmemeli, kahve ve kola gibi kafein içeren içeceklerin tüketimi sınırlandırmalıdır. Bu içecekler epilepsi nöbetlerini tetikleyebilecek özelliğe sahiptir.
- Epilepsi için kullanılan bazı ilaçlar, nar ve greyfurt gibi meyvelerle etkileşime girerek etkileri düşmektedir. Bu nedenle greyfurt ve nar gibi meyvelerin tüketimine dikkat edilmelidir.
Epilepsi hastalarında ketojenik beslenme nedir?
İlaca dirençli hale gelen epilepsi nöbetlerine çare olduğu düşünülen ketojenik beslenme düzeni alternatif bir tedavi yöntemi olarak önerilmektedir. Yüksek yağ, düşük karbonhidrat ve yeterli protein içeriğine sahip bir diyet tedavisi olan ketojenik beslenme, diyetle alınan karbonhidratların sınırlanması ile oluşan ketonların beyinde çeşitli etki mekanizmaları ile epileptik nöbetleri azalttığı mantığına dayanmaktadır.
Klasik ketojenik diyet (KD) 1920’li yılların başlarında epilepsi hastası bireylere önerilmeye başlanmıştır. Ketojenik diyet; sınırlı protein, düşük karbonhidrat ve yüksek yağ içeriğine sahip uzun zincirli trigliserit (LCT) diyeti olarak da bilinmektedir. Beslenmeyle alınan diyet enerjisinin büyük çoğunluğu yağlardan karşılanmaktadır. Vücudun ihtiyacı olan protein miktarı alt sınırdayken, karbonhidrat alımı ciddi miktarda kısıtlanmaktadır.
Antiepileptik ilaçların işe yaramaması ve yan etkileri nedeniyle ketojenik tıbbi beslenme tedavisi önemli hale gelmiş ve önerilmeye başlanmıştır. Yapılan bu diyet sonucunda karbonhidrat alımımın sınırlı olması nedeniyle vücudun enerji gereksinimini karşılamak için yağları harcaması fazla miktarda keton cisimciği oluşmaktadır. Bu da sinir sistemindeki sinir iletimi düzenlemekte ve epileptik nöbet oluşumunun sayısını düşürmektedir. İnsan beyni, glikozu enerji kaynağı olarak kullanmaktadır. Yüksek yağlı, düşük karbonhidratlı olan ketojenik beslenmede, açlığın metabolik durumunu taklit ederek yağın vücutta ilk enerji kaynağı olarak kullanılması sağlaNmaktadır. Ketojenik tıbbi beslenme tedavisiyle enerji gereksinimini karşılayabilmek amacıyla yağ asidi oksidasyonu artmakta ve keton cisimcikleri (Asetoasetat, βhidroksibütirat ve aseton) oluşmaktadır.
Epilepsi hastalığına iyi gelen besinler nelerdir?
Epilepsi hastalığının tedavisinde benzodiazepin grubu kimyasallar ile anti-epileptik ilaçlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar çoğu zaman nöral aktiviteyi yavaşlatmayı hedefleyerek, epileptik nöbetleri sakinleşmesini sağlamaktadır. Bunun için nöronların düzgün aktivitelerine devam edebilmesi için selenyum içerikli besinler tüketilmesi önerilmektedir. Selenyum içeren tam tahıllı gıdalar, baklagiller, balık, ay çekirdeği, soğan, turp, sarımsak, mantar ve yumurta epilepsi hastalarına iyi gelen besinlerdir.
Epilepsi hastası çocuklar nasıl beslenmeli?
Günümüzde epilepsi ile mücadelede önemli bir yeri olan antiepileptik ilaçlar çocuklarda ve yetişkinlerdeki kullanılmaktadır. Ancak epilepsi hastası çocukların nerdeyse % 30’u ilaç kullanmasına rağmen kontrolsüz nöbetlerden ve hastalığın yan etkilerinden olumsuz etkilenmektedir. Beslenme açısından yapılan değerlendirmelerde yüksek yağlı, düşük karbonhidratlı, yeterli derecede protein alımını hedefleyen (KD), epilepsi hastası çocuklarda ilaç dışı tedavi seçenekleri arasında kabul edilmektedir.
Epilepsi hastalığına iyi gelen bitki çayları nelerdir?
Özellikle sakinleştirici etkisi nedeniyle çok aşırıya kaçmamak şartıyla epilepsi hastaları papatya çayı içebilirler.
Epilepsi hastası çocukların beslenme düzenlerinde şu kurallara uyulması gerekmektedir;
Glisemik indeksi yüksek olan şekerli besinler tüketilmemelidir. Çünkü yapılan araştırmamalarda düşük glisemik indeksli bir diyetin epilepsili hastalardaki nöbet sıklığını % 90 oranında azaltacağı belirlenmiştir.
Ketojenik diyetin içinde değerlendirilen yağların sağlıklı olanları tüketilmelidir. Özellikle birçok araştırmada sağlıklı olduğu kanıtlanmış doğal yollarla hazırlanmış zeytinyağı, ketojenik diyetin bir parçasıdır. Epilepsi hastası çocukların tüketmesi hastalığın seyri açısından etkili ve güvenlidir.
İçeriğinde Omega 3 yağ asitlerini barındıran balıklar, sinirleri koruyucu ve nöbet önleyici etkiye sahiptir. Balık tüketmenin epilepsi tedavisini desteklediği birçok çalışmada kanıtlanmıştır.
Bazı araştırmalarda epilepsi hastası çocuklarda zamanla ortaya çıkan kalsiyum ve magnezyum eksikliğinin nöbetleri tetiklediği belirlenmiştir. Bunun için bu hastaların yeterli miktarda kalsiyum ve magnezyum aldığından emin olunmalıdır.
Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarda kafeinin sara nöbetleri tetiklediği ve bazı ilaçların etkinliğini azalttığı belirlenmiştir. İnsanlar üzerinde yapılan bu tür araştırmalarda ise net sonuçlar elde edilmese epilepsi hastalarının kafeinli içecek tüketimini sınırlandırması nöbetlerin sıklığını azaltacaktır.
Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.
Güncelleme Tarihi : 27 Haziran 2025
Yayınlanma Tarihi: 11 Haziran 2025