Yükleniyor

İleri Evre Prostat Kanseri Hastalarında Konforlu Yöntem: Hedefe Yönelik Aktinyum Alfa Tedavisi

İleri Evre Prostat Kanseri Hastalarında Konforlu Yöntem: Hedefe Yönelik Aktinyum Alfa Tedavisi

Akıllı moleküller kanserli hücreyi belirliyor, radyoaktif maddeler yok ediyor…

İçindekiler

Prostat kanseri hücreleri, nokta belirleyici özel görüntüleme ve hedefi 12’den vuran ayrıcalıklı tedavi yöntemleri sayesinde tamamen yok edilebiliyor. Bu konuda en güncel tedavi yöntemlerinden biri olan, aktinyum-225 radyoaktif maddesine bağlı prostat spesifik membran antijeni (Ac -225 PSMA) tedavisi ileri evre prostat kanseri hastalarında son derece başarılı sonuçları ile öne çıkıyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Nükleer Tıp Bölümü’nden Prof. Dr. Akın Yıldız, prostat kanseri tedavisinde güncel yaklaşımlar ve Ac -225 PSMA uygulaması ile ilgili bilgi verdi.

image_alternative_text
Prof. Dr. Akın YILDIZ (K)
Nükleer Tıp
Kolay Randevu Talebi

Erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olan prostat kanserinin tanı ve tedavisinde son yıllarda çok önemli gelişmeler yaşanmaktadır. PSMA adı verilen prostat kanser hücresine özgü maddeler görüntüleme ve tedavi amaçlı olarak yaygın biçimde kullanılmaya başlanmıştır. Bunun temelinde, doğrudan ilgili kanser hücrelerine yönelen akıllı moleküller yer almaktadır.

Alfa tedavisi 4. evre prostat kanserinde kullanılıyor

İleri evre prostat kanseri hastalarında tedavi seçenekleri sınırlıdır, ancak radyoaktif alfa ışınları yayan aktinyum ile yapılan tedaviyle başarılı sonuçlar alınmaktadır. 2017 ve 2018 yılında sonuçları yayımlanan çalışmalarda, PSMA pozitif tümörleri olan hastaların, aktinyum-225 adlı hedefli alfa tedavisinden, beta ışını yayan lutesyum tedavisine kıyasla daha fazla fayda gördüğü rapor edilmiştir. Bu tedavi ile ayrıca, ileri evre hastalarda sıklıkla görülen ağrı gibi yaşam kalitesini bozan bulgular kontrol altına alınabilmektedir.

Hedefe yönelik özel bir tedavi yöntemi

Nükleer tıbbın moleküler uygulamaları, belli hücrelere özgü reseptörlere radyoaktif maddeler bağlayarak hem görüntüleme hem de tedavi sağlamaktadır. Prostat kanserli hücrelerinin çoğu yüzeyinde yüksek miktarda PSMA taşır. Kanser hücresinin yerini saptayabilen PSMA aynı zamanda hedefe yönelik moleküler tedavi şansı da vermektedir. Bu tedavi, kanser hücresi nerede ise oraya yönlenen PSMA sayesinde, PSMA'ya bağlı damar yolu ile verilen aktinyum-225 adlı yüksek enerjili radyoaktif maddelerle sağlanmaktadır. Hedefe yönelik alfa tedavisinde, hücre öldürücü özelliği bulunan, alfa ışınları yayan aktinyum-225 izotopu, PSMA adı verilen taşıyıcı molekül aracılığıyla prostat kanseri hücresine bağlanır ve kanserli hücreyi tahrip eder.

Klinik kullanıma yeni girmiş olması nedeniyle yalnızca diğer tedavi seçenekleri tükenmiş, hormonal tedaviye direnç gösteren, diğer organ ve dokulara yayılmış kanserli hastalarda uygulanmaktadır. Hastaya göre değişmekle birlikte tedavi, genellikle 1.5-3 ay ara ile damar yolu ile 4 veya daha fazla kürler şeklinde yapılmaktadır.

Hasta konforu ön planda

Tedavi için hastaların özel odalarda klinik takip için genellikle bir gün yatırılması gerekir, ancak alfa ışınının vücut dışına yayılımı olmadığı için hastanın radyasyon nedeniyle izolasyonu gerekmemektedir. Hastaların yarıdan fazlasında ilk uygulama sonrasında bile PSA değerlerinde azalma görülür. PSA yanıtı lutesyum-177-PSMA tedavisinde % 60’lar düzeyindeyken, aktinyum-225-PSMA tedavisinde %80 düzeylerine ulaşmaktadır. Hastanın genel durumunda ve ağrılarında belirgin iyileşme izlenmektedir. Yaygın metastazları olan hastalarda bile tam yanıt elde edilebilen olgular vardır. Tedavinin en önemli yan etkileri tükürük bezlerinde tutulması nedeniyle ağız kuruluğu, vücuttan atılım yeri olması nedeniyle böbrekler ve kemik iliğinin olumsuz etkilenebilmesi nedeniyle kan tablosunun bozulması, gibi şikâyetlerdir. Ancak bunlar, %10’dan daha az bir hasta grubunu etkilemektedir. Tükürük bezlerinin olumsuz etkilenmesi en sık görülen yan etkisi olup, tedavi kesilmesine neden olabilmektedir. Diğer yan etkiler lutesyum-177-PSMA tedavisine göre daha az görülmekte olup, genellikle hastalar tarafından kolay tolere edilebilen bir tedavidir.

Güncelleme Tarihi : 28 Eylül 2023

Yayınlanma Tarihi: 29 Kasım 2022

Bu Konuda Uzman Doktorlar

İletişim Formu

Detaylı bilgi için iletişime geçin.

* Bu alan gereklidir.
Sosyal Medya Hesaplarımız
Canlı Destek Kolay Randevu Al