Yükleniyor

Hipofiz tümörü belirtileri nelerdir?

Hipofiz tümörü belirtileri nelerdir?

Vücutta bütün yaşamsal fonksiyonları kontrol eden iki temel sistem vardır. Bu iki üst kontrol merkezinden biri merkezi sinir sistemi diğeri ise endokrin yani hormonal sistemdir. Aslında hormon bezleri vücutta dağınık olarak bulunur ancak büyük oranda bu hormon bezlerinin üst kontrolü beyindeki hipofiz bezinden yapılır. Hipofiz bezi 8 ayrı hormon salgılayarak vücuttaki diğer hormon bezlerinin çalışmasını kontrol eder. Hipofiz bezinde oluşan tümörler bulundukları bölgede yarattıkları soruna göre belirti verebileceği gibi, salgılanan 8 ayrı hormonun etkilerine göre de belirti verebilmektedir. Memorial Şişli Hastanesi Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahi Bölümü’nden Prof. Dr. Gökalp Silav, hipofiz tümörlerinin belirtileri hakkında bilgi verdi.

İçindekiler

Hipofiz bezi nedir?

Hipofiz bezi beynin içinde, görme sinirlerinin hemen altında yerleşmiş olan normalde 1 gram ağırlığında küçük bir bezdir. Hipofiz bezinin boyutları küçük olsa da, vücuttaki işlevi çok önemlidir. Yaşamsal öneme sahip faaliyetler sürdüren hipofiz bezinin çalışması durursa, kısa süre içinde ölümle sonuçlanacak ağır tablolar yaşanabilir. Tüm beyin tümörleri içerisinde hipofiz tümörleri yüzde 5-10 oranında görülmektedir. Hipofiz tümörleri hem kadınlarda hem erkeklerde görülebilmektedir. Nadiren çocuklarda da görülebilir. Hormonal faaliyetlerin daha fazla olmasından dolayı etkileri kadınlarda daha fazla ortaya çıkar. Erkeklerde hormonal faaliyetler daha az olduğu için erkeklerde görülen tümörler genellikle daha geç teşhis edilir ve daha büyük tümörlerdir.

Hipofiz tümörü belirtileri nelerdir?

Hipofiz tümörü belirtileri iki ayrı şekilde ortaya çıkabilir.

Hipofiz tümörü büyümesine rağmen fazla hormon salgılanmasına neden olmayabilir. 1 cm’den daha büyük olan ve makroadenom olarak isimlendirilen bu tümörler hormonal bir etki yaratmadığı için belirli bir büyüklüğe ulaşana kadar belirti vermeyebilir. Tümör büyüdükçe bulunduğu bölgenin etrafındaki önemli damar ve sinirlere baskı yapabilir.

Belirli bir büyüklüğe ulaşan hipofiz tümörünün (makroadenom) belirtileri şu şekilde olabilir:

  • Görme sinirine baskı yaparak öncelikle yan taraflarda görmeyi azalabilir.
  • Gözlerin aynı anda aynı yönde hareket edememesi hipofiz tümöre belirtisi olabilir.
  • Bulanık veya çift görme
  • Ani körlük
  • Baş ağrısı
  • Yüz uyuşması veya ağrı
  • Baş dönmesi
  • Bilinç kaybı (bayılma)
  • Görme keskinliğinde kısmen azalma
  • Şah damarının kafatası içerisine girdiği kısımlarda baskılar ortaya çıkabilir.
  • Hipofiz tümör daha da büyüdüğü durumlarda beynin içerisindeki su dolaşım yollarını tıkanmasına bağlı olarak beyin içerisinde su birikmesine yani hidrosefaliye neden olabilir.

Manyetik Rezonans (MR ) kullanımı yaygınlaşmaya başladıktan sonra makroadenom olarak adlandırılan hipofiz tümörleri bu boyutlara ulaşmadan belirlenebilmektedir.

Makroadenomlar aynı zamanda hipofiz bezinin yönettiği hormonların dengesizliğine sebep olabilir. Bu durumda hangi hormonların dengesiz salgılandığına bağlı olarak;

  • Mide bulantısı
  • Açıklanamayan kilo kaybı veya kilo alımı
  • Vücut kıllarının dökülmesi
  • Üşümek
  • Yorgun veya zayıf hissetmek
  • Kadınlarda adet değişiklikleri veya adet görememek
  • Erkeklerde erektil disfonksiyon (ereksiyon sorunu)
  • Erkeklerde meme dokusunun büyümesi
  • Hamile kalamamak
  • Cinsel ilginin azalması hipofiz tümörü belirtileri arasındadır.
  • Büyük tümörler yani Makroadenomlar bazen hipofiz bezinin arka kısmına baskı yapabilir ve bu da vazopressin hormonunun ( anti-diüretik hormon veya ADH) eksikliğine neden olabilir. Bu durum şekersiz diyabete yol açabilir. Bu durumda idrarda çok fazla su kaybedilir. Bu nedenle kişi sık idrara çıkar ve vücut su kaybına ayak uydurmaya çalıştığı için çok susar.

Küçük hipofiz tümörlerinin (Mikroadenom) belirtileri;

1 cm’den daha küçük hipofiz tümörleri mikroadenom olarak isimlendirilir. Hipofiz bezinde oluşan tümör hormonların fazla salgılanmasına neden olabilmektedir. Fazla salgılanan hormona göre vücutta farklı belirtiler ortaya çıkabilmektedir.

Adrenokortikotropik hormon salgılayan hipofiz tümörü belirtileri;

Adrenokortikotropik hormon hipofiz bezinin ön lobunda üretilen polipeptid yapıda bir hormondur. Böbrek üstü bezini uyarır ve buradan steroid yapılı hormonların salgılanmasını sağlar. Bu hormonun vücutta çok fazla olması “Cushing sendromu”na neden olabilir. Adrenokortikotropik hormon salgılayan hipofiz tümörü belirtileri şu şekilde sıralanabilir;

  • Genellikle yüz ve karın bölgesinde kilo alımı
  • Yüksek tansiyon
  • Yüksen kan şekeri
  • Osteoporoza ve hatta kırıklara yol açabilen kemiklerin zayıflaması
  • Duygusal değişimler
  • Ciltte çatlaklar ve kolay morarmalar
  • Yüzde ve göğüs bölgesinde tüylenme
  • Yüzde şişme ve kızarıklık
  • Akne oluşumu
  • Boynun arkasındaki ekstra yağ
  • Cinsel isteksizlik
  • Kadınlarda adet dönemlerindeki değişiklikler

Yetişkinlerde görülen bu belirtilerin büyük bir çoğunluğu çocuklarda da görülebilmektedir. Çocuklarda Adrenokortikotropik hormon salgılayan hipofiz tümörü belirtilerine büyümenin yavaşlaması ve okul performansında düşüş eklenebilir.

Prolaktin salgılayan hipofiz tümörü belirtileri;

Prolaktin salgılayan hipofiz tümörleri prolaktinomalar veya laktotrof adenomlar olarak da isimlendirilir. Prolaktin salgılayan hipofiz tümörleri daha çok kadınlarda ve ileri yaş erkeklerde görülmektedir. Aşırı prolaktin üretimi kadınlarda östrojen erkeklerde ise testosteron eksikliğine yol açabilir. Kandaki aşırı prolaktin kadınlarda ve erkeklerde farklı belirtilerle ortaya çıkabilir.

Kadınlarda prolaktin salgılayan hipofiz tümörü belirtileri;

  • Düzensiz adet dönemleri veya adet görememek
  • Göğüslerden süt benzeri akıntı gelmesi

Erkeklerde prolaktin salgılayan hipofiz tümörü belirtileri;

Erkeklerde prolaktin üreten hipofiz tümörü hipogonadizmine neden olabilir. Belirtileri şunlardır:

  • Ereksiyon sorunları
  • Düşük sperm sayısı
  • Cinsel dürtü kaybı
  • Meme büyümesi

Prolaktin salgılayan hipofiz tümörleri hem erkeklerde hem kadınlarda;

  • Cinselliğe karşı ilgisizlik
  • Kısırlık
  • Osteoporoz kaynaklı kemiklerde zayıflama gibi belirtilerle ortaya çıkabilir.

Prolaktin salgılayan hipofiz tümörü fark edilmeyerek büyümeye devam edersen yakınındaki sinir ve dokulara baskı yaparak baş ağrısına ve görme sorunlarına neden olabilir. Ergenlik öncesi ve menopoz sonrası adet görmeyen kadınlarda prolaktin hormonu salgılanmasına neden olan hipofiz tümörleri geç teşhis edilebilir.

Tirotropin (TSH) salgılayan hipofiz tümörü belirtileri

Tirotropin adenomları olarak da isimlendirilen Tirotropin salgılayan hipofiz tümörleri nadir görülmektedir. Çok fazla tiroid hormonu (TSH) üretilmesine neden olur. Tiroid bezinin fazla çalışmasına bağlı olarak hipertiroidizm (aşırı aktif tiroid) belirtileri görülebilir.

Tirotropin (TSH) salgılayan hipofiz tümörü belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

  • Kilo kaybı
  • Hızlı veya düzensiz kalp atışı
  • Sinirlilik
  • Sık bağırsak hareketleri
  • Aşırı terleme
  • Yüksek tansiyon
  • Aşırı terleme
  • Kilo kaybı
  • Uyku sorunları
  • Boynun ön kısmında tiroidin büyümesine bağlı yumru oluşması

Büyüme hormonu salgılayan hipofiz tümörü belirtileri

Büyüme hormonunun aşarı salgılanmasına neden olan hipofiz tümörlerinin belirtileri hastanın yaşına göre farklılık gösterebilir.

-Çocuklarda büyüme hormonu salgılayan hipofiz tümörü belirtileri

Çocuklarda büyüme hormonunun aşırı salgılanması halk arasında dev hastalığı olarak bilinen gigantizm hastalığına neden olabilir. Çocukların kemik plakları kapanmadan beklenen çok fazla bir büyüme yaşanmaktadır.

-Yetişkinlerde büyüme hormonu salgılayan hipofiz tümörü belirtileri

Yetişkinlerde büyüme hormonunun çok fazla salgılanması çocuklardan daha farklı belirtiler verebilir.

  • Yetişkinlerde kemiklerdeki büyüme plaklarının kapanması nedeni ile sadece el ve ayakların genişlemesi, çene ve burnun büyümesi görülebilir.
  • Ses kalınlaşması
  • Gece uyurken horlama
  • Aşırı terleme
  • Kaslarda hissedilebilir halsizlik
  • Yüksek kan şekeri
  • Kalp sorunları
  • Eklem ağrısı
  • Yanlış hizalanmış dişler
  • Artan vücut kılları
  • Karpal tünel sendromu
  • Baş ağrısı

Gonadotropin salgılayan hipofiz tümörü belirtileri

Gonadotrop adenomları olarak isimlendirilen bu hipofiz tümörleri nadir görülmektedir. Gonadotropin hormonu, hipofizin ön lobundan salgılanır ve kadınlarda overlerin, erkeklerde testislerin fonksiyonlarını düzenler.

  • Kadınlarda düzensiz adet dönemi
  • Erkeklerde düşük testosteran seviyesine bağlı olarak cinsel isteksizlik

Gonadotropin salgılayan hipofiz tümörlerinde bazen bu belirtiler görülmeyebilir. Büyümeye devam eden tümör baş ağrısı ve görme sorunları gibi belirtilerle kendini belli edebilir.

Hipofiz tümörleri hakkında sık sorulan sorular  

Hipofiz tümörlerinin salgıladığı hormonlar vücutta başka bir kansere neden olur mu?

Hipofiz bezinin tümörleri iyi huylu olabildiği gibi kötü huylu yani kanser de olabilir. Ancak aşırı hormon salgılanmasına neden olan hipofiz tümörleri salgıladıkları hormonlar nedeniyle kansere neden olmamaktadır. Mesela hipofiz tümöründen dolayı aşırı salgılanan tiroid hormonları hastada tiroid kanserine yol açmamaktadır ancak aşırı salgılanan hormonların etkisi vücutta yaşam kalitesini bozacak derecede sorun ortaya çıkartmaktadır.

Hipofiz tümörlerinde birden fazla hormon aşırı salgılanabilir mi?

Hipofiz tümörü büyüdüğü zaman büyüdüğü noktaya bağlı olarak bir veya birden fazla hormon salgılanmasına neden olabilmektedir. Bu belirtiler hipofiz bezinde değil salgılanan fazla hormonun yarattığı sorunlarla belirti vermektedir.

Hipofiz tümörünün tedavisiyle ortaya çıkan belirtiler normale dönebilir mi?

Hipofiz tümörünün cerrahi olarak çıkartılması veya farklı yöntemlerle tedavi edilmesiyle vücutta ortaya çıkan belirtiler normale dönebilmektedir. Ancak büyüme hormonun aşırı salgılanmasıyla ortaya çıkan tablo tümörün tedavisiyle eski haline dönmemektedir.

Hipofiz tümörlerinde tedavi seçenekleri nelerdir?

Mikroadenomlarda genellikle salgılanan hormonun türüne göre başlangıçta endokrinoloji kontrolünde ilaç tedavisi uygulanarak hastalar sık aralıklarla Manyetik Rezonans (MR)ve hormonal testler ile kontrol edilirler. Bazı adenomlarda ilaç tedavisi uygulanamaz. Bu hastalarda hormonların kötü etkilerinden kaçınmak için ilaç dışı tedavi seçenekleri uygulanmalıdır.

Tedavi seçenekleri olarak genellikle 2 cm’ye kadar büyümüş olan hipofiz tümörlerinde ilk tercih olarak odaklanmış ışın tedavisidir. 2 cm’nin üzerindeki adenomlarda ise cerrahi tedavi uygulanır. Odaklanmış ışın tedavisinde amaç adenomu çıkartmak değil, büyümesini durdurmak ve hormonal dengeyi sağlamaktır. Hastaların işlem sonrasında kontrollerinin sık sık yapılması ve hormon testlerinin gözlenmesi gerekir.

Cerrahi tedavi seçenekleri arasında endoskopik cerrahi ve mikro cerrahi tedavi vardır. Hem endoskopik yöntemde hem de mikro cerrahi yöntemle burun yolu ile girilerek hipofiz tümörü (adenom) çıkartılır. Bazen şah damarının kafa içerisindeki kısmı ve görme sinirlerine olan yakın komşuluk veya adenomu çok sert olması durumlarında adenomun bir kısmı çıkartılamayabilir. Bu durumda ek tedavi seçeneği olarak yine odaklanmış ışın tedavisi uygulanır. Endoskopik yöntem son yıllarda burun yolu ile yapılan mikro cerrahi yönteme göre popülarite kazanmıştır. Artık pek çok cerrah bu ameliyatı endoskopik yöntemle yapmayı tercih etmektedir. Cerrahların bu konudaki tecrübesi arttıkça artık daha zor ve büyük tümörlerde bile endoskopik yöntem kullanılabilmektedir.  

Bazen hipofiz adenomunun önemli beyin bölgeleri ile komşulukları ve tümörün oldukça büyük olması nedeni ile burun yolu ile yapılan girişimler uygulanamaz. Bu durumda kafatası küçük bir şekilde açılarak yine mikro cerrahi teknikler ile açık beyin ameliyatı uygulanır. Bazen de tümörün boyutlarına ve yerleşimine göre bu işlemler sıra ile hem burun yolu ile hem de açık beyin ameliyatı şeklinde uygulanabilir.

Hangi yöntem olursa olsun amaç, hastayı sağlığına kavuşturacak, en az zarar ile en fazla faydayı sağlayacak yöntemi seçmektir. Bu tedaviler sonucunda hastanın hormonal dengesinin tekrar sağlanması, adenomun çıkartılarak çevre dokulara yaptığı bası etkisinin azaltılması amaçlanır. Bu sayede hastalar kaliteli bir yaşama kavuşmuş olurlar.

Memorial Tıbbi Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır.

Güncelleme Tarihi : 6 Eylül 2024

Yayınlanma Tarihi: 25 Ağustos 2021

Bu Konuda Uzman Doktorlar

İletişim Formu

Detaylı bilgi için iletişime geçin.

* Bu alan gereklidir.
Sosyal Medya Hesaplarımız
Canlı Destek Kolay Randevu Al